Gül Yağı ( Açık Pembe – Hint Güllerinden)
₺3.750,00
Renk: yeşil
Nota: Orta
İçerik: %100 açık pembe güllerden distile edilmiş gül yağı
Botanik İsmi: Rose
Ekstraksiyon Yöntemi: Çiçekleri damıtılarak elde edilir
Menşei: Hindistan
Karışım için uygun esanslar: Bergamot, Sümbülteber, Sandal, Jojoba
Aromatik Kokusu: Floral, tatlı
Bu ürünün 1 ml – 2 ml – 3 ml satışı mevcuttur. Aşağıda yer alan ” Bir seçim yapınız” ı tıkladığınızda seçmiş olduğunuz ml fiyatı belirecektir.
Yapılan incelemeler neticesinde gül bitkisinin 70 milyon yıl önce de var olduğu anlaşılmıştır. Yazılı kaynaklarda gülden ilk defa 5000 yıl önce bahsedilmiştir. Anavatanı Orta Asya’dır. Gül tarih boyunca çok önemli bir bitki olagelmiştir. Hz. İbrahim Nemrut tarafından ateşe atıldığında ateş gül bahçesine dönüşmüştür. Hz. Ali son nefesini vermeden önce bir demet gül istemiş, kokladıktan sonra vefat etmiştir. Grek mitolojisinde Afrodit’in, Roma mitolojisinde Venüs’ün sembolüdür. Girit duvar fresklerinde gül sembolleri kullanılmıştır. Roma’da, Neron döneminde gül çılgınlığı yaşanmıştır; Neron’un gül yaprakları üzerinde uyuduğu, soylulara verdiği ziyafetlerde yerleri, koltukları, sofrayı.. gül yapraklarıyla donattığı bilinmektedir. Çin saray kütüphanesinde, yalnız gülle ilgili 60 kitap bulunduğu tespit edilmiştir.
Gülün İslamiyet’teki yeri apayrıdır. İslam dininde gül Hz. Muhammed’in sembolüdür. Kokusunun, Hz. Muhammed’in teninin kokusundan geldiğine; Hz. Muhammed’le yoğun sevgi bağı olan kişilerin dahi gül koktuğuna; meleklerin gül kokusunu çok sevdiğine inanılır. Cami, türbe gibi dinî mekânların gül suyuyla yıkanması, mevlitlerde gül suyu ikram edilmesi, Türk-İslâm sanatlarında gül sembollerine fazlaca yer verilmesi, tasavvuf edebiyatında gülden sıkça bahsedilmesi bu inancın yansımalarıdır.
Gül, ilahî ve beşerî güzelliğin yansıdığı nadide bir çiçektir ve bu yönüyle çiçeklerin sultanı; sevgilinin, aşkın sembolü ve şairlerin ilham kaynağı olmuştur. Divan edebiyatında, gül-bülbül motifine aşık-maşuk münasebeti çerçevesinde yaklaşılmıştır. Bülbül, gülü ebediyen sevecek aşıktır.
Osmanlı döneminde güle ayrı bir önem verilmiştir. Osmanlı saraylarına bir seferde üç-dört ton gül suyu alındığı, Kâbe’de kullanılan gül suyu ve gül yağının Osmanlı’dan gittiği, misafirlere yapılan ikramlarda gül suyunun önemli bir yere sahip olduğu bilinmektedir.
Gül ve ondan hazırlanan reçeteler çok eski tarihlerden beri tedavide yer almıştır. Tıp ilmini ve tedavi sanatını İslâm medeniyetinden alan Osmanlı hekimleri de yazdıkları tıp kitaplarının çoğunda gül ve gülden yapılan ilaçlardan bahsetmişlerdir. Osmanlı tıbbında gül genellikle “gül suyu”, “gül macunu”, “gül yağı” ve “gül şerbeti” şeklinde kullanılmıştır .
İbn-i Sînâ, “gül yağı beynin iltihaplanmasının başlangıcında ve sonrasında etkilidir, beynin gücünü çoğaltır ve anlayış gücünü artırır, belleği güçlendirir, onun rahatlatma etkisi vardır” der
2024 yılında 93 makalenin incelendiği bir inceleme, gül yağının insanların stres ve kaygıyı azaltmasına yardımcı olduğunu ortaya çıkardı. İnceleme, insanların bu faydalara ulaşmak için gül yağını teneffüs etmesini ve kullanmasının uygun olduğunu belirledi.
2019 yılında yapılan bir çalışmada, gül yağının septorinoplasti veya burun estetiği ameliyatı öncesinde kaygı yaşayan insanlar üzerindeki etkileri incelendi. Gül yağı solumanın ameliyattan önce kaygıyı azaltmaya yardımcı olduğu anlaşıldı. Klinik çalışmalarda gül yağının depresyon semptomlarını iyileştirmeye yardımcı olabileceğini anlaşılmıştır. Gül yağını Jojoba gibi taşıyıcı bir yağ ile seyreltip vücuda sürebilir, buharlaştırarak teneffüs edebilirsiniz.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.